31 Mayıs 2013 Cuma

BIZDEN HABERLER...



1.5 aydir buralara birseyler yazamiyorum. Tum zamanimi Demir aliyor, biraz da kucakci bir bebek oldu o yuzden halimi anlayabiliyorsunuzdur. Demirle ilk uzun yolculugumuzu yaptik. Ilk dugun davetimize katildik. Simdilik hersey yolunda. Acliga asla dayanamayan, surekli kucakta olmak isteyen, emzik kullanmayi reddeden ama beni emzik niyetine kullanmayi aklina koymuş bir oglum var:) Su anda direniyorum ama nereye kadar olur bilemiyorum. Zira dedigim dedik caldigim duduk bir cocuk oldu bizim paşa. Annemlere geldik, tum apartmana geldigini duyurdu. Istedigi hemen yapılmazsa tam bir yaygaraciya dönüşüyor.  Dun aksam sa hayatımın en anlamlı hediyesiyle bir doğum günü geçirdim. Bu sene de her sene olduğu gibi sağlık, mutluluk ve huzur en çok istediğim şeyler arasında en üst sırada yer alıyor. Minik kuzumla geçirdiğim ilk doğum günüm olması sebebiyle de en özeli en mutlusuydu. Bundan sonrakiler de minigimin sayesinde hep öyle geçecek. Simdilik bu kadar. 

25 Nisan 2013 Perşembe

12.04.2013


Hosgeldin hayatimiza. Meger ne kadar eksikmisiz sensiz. Canim oglum, hayat yuzune hep gulsun.

30 Mart 2013 Cumartesi

YENİ CİCİLER VE TEŞEKKÜR...


Bu bloğun bana kattığı tatlı insanlardan biri Ebygale , yukarıdaki cicileri göndermiş, hepsine ayrı ayrı bayıldım. Hiç görüşmeden, hiç tanışmadan sadece blog vasıtasıyla tanıdığım birinden böylesine değerli bir hareket beni çok duygulandırdı. Ne kadar yüce gönüllü ve ince biri olduğunu bir kere de buradan söylemek istedim. Çok teşekkür ederim Aslıcığım. Ellerin dert görmesin....

26 Mart 2013 Salı

37. HAFTA - MEHMET DEMİR


37. haftadayız. Hareketlerim daha da kısıtlandı, dışarı çıkarken wc'ye yakın yerlerde gezip, yakın yerlere oturuyorum:)) Demir Bey'in hareketleri de kısıtlandı, maşallahı var, 1 hafta önden gidiyoruz. Artık karnıma sığamıyor gibi davranıyor. Hareketlendiğinde de canımı acıtıyor. Ama onun bu halleri bize kahkahalar attırıyor. Dün doktor kontrolümüz vardı, her şey güzel gidiyor. Böyle devam ederse normal doğum yapabilirim sanırım. Haftalardır yüzünü tek eliyle kapatıyor, minik adamım yüzünün yarısını gösteriyor bize. Her hafta ultrason görüntüsü değişiyor, bir bana, bir babasına benziyor:) Minik burunlu, koca yanaklı bir haydut:) Sabırsızlanıyoruz, ama ne kadar içerde kalırsa o kadar iyi olduğunu da biliyoruz. Hazırlıklar tamamlanmak üzere, odası geldi, ama henüz eşyaları yerleştirmedik, kokunun çıkmasını bekliyoruz. Tüm kıyafetleri yıkandı ütülendi. Büyük bir kısmını ben ütüledim. Her ütülediğimi kenara koyarken öptüm durdum:) O kadar minikler ki, Demir'i içinde hayal edince yiyesim geliyor:) Heyecan dorukta, geçen hafta annem buradaydı ve tüm işlerimi halletti. Kardeşimin 2.5 ay sonraki düğünü ve benim doğumum onu ikiye böldü; bir burada, bir Bursa'da canım benim. Hakkı asla ödenmez. Haftaya tekrar gelecek ve bir süre benimle beraber kalacak. Şimdilik bu kadar, arayı fazla açmadan yazmaya devam edebilirim umarım...

12 Mart 2013 Salı

35. HAFTA


Çok zaman geçti, ara verdikçe insanın yazası da gelmiyormuş onu anladım. Gerçi mazeretlerim var, mesela 1 aydır kurtulamadığım bir solunum yolu enfeksiyonum var, sonraaa gözümün cumartesi günü konjuktivit olması var, sürekli bir kuru öksürüğüm var, zavallı oğluşumun da her öksürüşümde yaşadığı rahatsızlığı hissedişim var, var oğlu var....

35. haftaya girdik, artık hazırlıkların çoğu bitti sayılır, yukarıdaki minyatür şeyler sadece çok küçük bir kısmı, o kadar abartmışım ki, acemi annelik işte:) Hadi ben acemiyim, alışverişe annemle çıktım güya, ama ikimiz de mağazalara girdiğimizde hipnotize olmuş gibi herşeye saldırdık diyebilirim:)) Napalım artık, oldu bir kere:) Bu haftaki doktor kontrolümüzde ufaklık baş aşağı pozisyonda, karnımı sürekli ittirip duruyor ve inanılmaz hareketli:) En çok nutella ve portakal suyunu seviyoruz. Ne zaman yesem-içsem içimde maratona hazırlanan biri varmış gibi hissediyorum:) Odamız daha hazır değil, henüz gelmedi, haftasonu annemler geliyor ve minik beyimizin kıyafetleri vs. yıkanıp paklanacak, o zamana kadar oda tamamlanırsa yerleştirilecek. Eksik kalanlar alınacak. Umarım o zamana kadar şu hastalıktan kurtulabilirim. Hareketler artık çok daha belirgin, karnımın üzerinden net bir şekilde görebiliyorum. Ben de eşim de bayılıyoruz bu hallere:) sabaha karnımı okşayarak ve onunla konuşarak başlıyoruz. Gün içinde zaten sürekli konuşuyorum, bir de duyuyormuş gibi tepkiler vermesine çıldırıyorum. Harika bir duyguymuş gerçekten. Kucağıma almak için sabırsızlanıyorum. Ben de artık yarım dünyalıktan çıkıp tam dünya kıvamında hissediyorum kendimi:)) +16 kilo ile devam ediyoruz, hadi hayırlısı. Öksürük krizlerim arasında bu kadarını bile yazdım ya, kendimle gurur duyuyorum, şimdilik bizden bu kadar. Umarım en kısa zamanda iyileşip, güzel fotolar çekip, bir daha bu kadar ara vermem...

15 Ocak 2013 Salı

GÜZEL BİR GÜN VE 28.HAFTA


Bir pazar klasiği olan balık keyfi için atladık Bostanlı'dan feribota, hava kapalı bile olsa miss gibiydi, bol deniz kokusu, martıların dansları, simit kapmak için yaptıkları yarışlar... Tüm hafta yoğun çalışınca böyle şeyler insana ilaç gibi geliyor. 


Balıklıova'ya gidelim diye düşünürken, rotayı birden Seferihisar'a çevirdik. Tabi ben -nedenini hala bilmiyorum- bir önceki gezimizde ogs zımbırtısını arabada bırakmayıp çantama atmışım, bir de o gün başka bir çanta almışım, sürekli kaçak geçtik, cezamızın gelmesini bekliyoruz:))) Haaa bir de üstüne hamilelik hormonları da eklenince unutmanın yanında duygusala bağlayıp, ağlamaya başladım, o da feci bi durumdu:)))


Artık fotoğraf makinesini taşımak bile külfet benim için, ama iyi ki almışım, yoksa 300 taneye yakın martı fotoğrafını nasıl çekebilirdim ki:)))

O kadar hızlı hareket ediyorlar ki, güzel bir kare yakalayabilmek çok zor, ama çok güzeller, çoğu zaman tesadüfi bastım deklanşöre, kadraja giren girdi:))) Profesyonel olmadığım için çok da takılmıyorum doğrusu:)

Gelelim hamileliğimde 28. haftaya, gerçi oğluma bir günlük yazıyorum ama buraya da notlar düşmek istiyorum. Karnım artık büyük bir basketbol topundan hallice durumda, minnak beyimizin hareketleri daha da bir hissedilir oldu, artık geceleri de uykumdan uyandırıp, yüzüme şapşal bir gülümseme yerleştiren bu haylazı daha da çok benimsiyorum. Çikolatayı oldum olası severim, ama ilk 5 ay yemek aklımın ucundan bile geçmemişti, bu hafta 1 kutu verseler silip süpürecek durumdayım. Nutella en yakın arkadaşım oldu diyebilirim. Bu zıpır arkadaş da bayılıyor, daha ağzıma atar atmaz başlıyor içerde kıpırdamalara:))) Haa bir de sıklıkla yaşadığım şey, içerde resmen bir boks maçının yapıldığını hissediyorum. Bizim oğlan plasentamı kum torbası olarak kullanmıyorsa ben de Derya değilim. Hareketleri göbeğimin üzerinden görülmeye başladı bile. Şu anda 10 kg fazlalıkla gidiyorum. Böyle yemeğe devam edersem 20 ile kapatacak gibi görünüyorum. Ama umrumda değil, oğlum sağlıkla kucağımıza gelsin, ben o kilolara savaş açar gene veririm. Daha hiçbirşeyini hazırlamadık, ama üç aşağı beş yukarı aklımda birşeyler var nasılsa, ocak sonu gibi kısmetse annemler gelecek, herşey benim için daha kolay bir hal alacak inşallah. Haa bu arada tam herşey yolunda iken 1 senedir elim kolum olan yardımcı ablanın beni düdük gibi ortada bırakmasıyla bir ara kafası kesik tavuk gibi hissettim kendimi ama neyse ki yerini doldurabileceğimi umduğum biriyle kısa süre önce tanıştırıldım. Bel ağrılarım da tavan yapmış durumda, her yön değiştirişimde ah'lar, ıh'larla dönüyorum. Ayakta çok uzun süre kaldığımda oturduğum yerden çok zor kalkıyorum. Ama hala ayakkabılarımı yardımsız giyebiliyorum. Akşamları inanılmaz yorgun oluyorum. Sabah da çok zor uyanıyorum. Gece 2 kez mutlaka uyanıyorum, ayrıca idrar yollarımdaki mevcut iltihabı bir türlü geçiremiyorum. Doktor önerisiyle bol su içiyorum ama bakalım nolacak, merak ediyorum.  Herşeye tam gaz alınma durumlarım devam ediyor, kimse beni anlamıyor veya kimse yeterince önemsemiyor hissine kapıldığım çok oluyor. Arkadaşlarımdan gelen hediyelere ağlıyorum, ne kadar da minik bunları mı giyecek, bu kadar küçük mü olacak diye anaç hallere giriyorum. Oğlumla bol bol konuşuyorum, arada takılıyorum, "sakın bana istemediğim tarzda bi kız getirme anneeeemmmm" diye, eşim de araya giriyor hemen, "sen erkek annesi olmak için doğmuşsun" diye takılıyor:)))) Şaka yapıyorum tabii, canım oğlumun o günlerini de görürüz inşallah:)) Bakalım önümüzdeki haftalar neler gösterecek, heyeceanla bekliyorum ve daha sık yazabilmeyi umuyorum.....