30 Mart 2013 Cumartesi

YENİ CİCİLER VE TEŞEKKÜR...


Bu bloğun bana kattığı tatlı insanlardan biri Ebygale , yukarıdaki cicileri göndermiş, hepsine ayrı ayrı bayıldım. Hiç görüşmeden, hiç tanışmadan sadece blog vasıtasıyla tanıdığım birinden böylesine değerli bir hareket beni çok duygulandırdı. Ne kadar yüce gönüllü ve ince biri olduğunu bir kere de buradan söylemek istedim. Çok teşekkür ederim Aslıcığım. Ellerin dert görmesin....

26 Mart 2013 Salı

37. HAFTA - MEHMET DEMİR


37. haftadayız. Hareketlerim daha da kısıtlandı, dışarı çıkarken wc'ye yakın yerlerde gezip, yakın yerlere oturuyorum:)) Demir Bey'in hareketleri de kısıtlandı, maşallahı var, 1 hafta önden gidiyoruz. Artık karnıma sığamıyor gibi davranıyor. Hareketlendiğinde de canımı acıtıyor. Ama onun bu halleri bize kahkahalar attırıyor. Dün doktor kontrolümüz vardı, her şey güzel gidiyor. Böyle devam ederse normal doğum yapabilirim sanırım. Haftalardır yüzünü tek eliyle kapatıyor, minik adamım yüzünün yarısını gösteriyor bize. Her hafta ultrason görüntüsü değişiyor, bir bana, bir babasına benziyor:) Minik burunlu, koca yanaklı bir haydut:) Sabırsızlanıyoruz, ama ne kadar içerde kalırsa o kadar iyi olduğunu da biliyoruz. Hazırlıklar tamamlanmak üzere, odası geldi, ama henüz eşyaları yerleştirmedik, kokunun çıkmasını bekliyoruz. Tüm kıyafetleri yıkandı ütülendi. Büyük bir kısmını ben ütüledim. Her ütülediğimi kenara koyarken öptüm durdum:) O kadar minikler ki, Demir'i içinde hayal edince yiyesim geliyor:) Heyecan dorukta, geçen hafta annem buradaydı ve tüm işlerimi halletti. Kardeşimin 2.5 ay sonraki düğünü ve benim doğumum onu ikiye böldü; bir burada, bir Bursa'da canım benim. Hakkı asla ödenmez. Haftaya tekrar gelecek ve bir süre benimle beraber kalacak. Şimdilik bu kadar, arayı fazla açmadan yazmaya devam edebilirim umarım...

12 Mart 2013 Salı

35. HAFTA


Çok zaman geçti, ara verdikçe insanın yazası da gelmiyormuş onu anladım. Gerçi mazeretlerim var, mesela 1 aydır kurtulamadığım bir solunum yolu enfeksiyonum var, sonraaa gözümün cumartesi günü konjuktivit olması var, sürekli bir kuru öksürüğüm var, zavallı oğluşumun da her öksürüşümde yaşadığı rahatsızlığı hissedişim var, var oğlu var....

35. haftaya girdik, artık hazırlıkların çoğu bitti sayılır, yukarıdaki minyatür şeyler sadece çok küçük bir kısmı, o kadar abartmışım ki, acemi annelik işte:) Hadi ben acemiyim, alışverişe annemle çıktım güya, ama ikimiz de mağazalara girdiğimizde hipnotize olmuş gibi herşeye saldırdık diyebilirim:)) Napalım artık, oldu bir kere:) Bu haftaki doktor kontrolümüzde ufaklık baş aşağı pozisyonda, karnımı sürekli ittirip duruyor ve inanılmaz hareketli:) En çok nutella ve portakal suyunu seviyoruz. Ne zaman yesem-içsem içimde maratona hazırlanan biri varmış gibi hissediyorum:) Odamız daha hazır değil, henüz gelmedi, haftasonu annemler geliyor ve minik beyimizin kıyafetleri vs. yıkanıp paklanacak, o zamana kadar oda tamamlanırsa yerleştirilecek. Eksik kalanlar alınacak. Umarım o zamana kadar şu hastalıktan kurtulabilirim. Hareketler artık çok daha belirgin, karnımın üzerinden net bir şekilde görebiliyorum. Ben de eşim de bayılıyoruz bu hallere:) sabaha karnımı okşayarak ve onunla konuşarak başlıyoruz. Gün içinde zaten sürekli konuşuyorum, bir de duyuyormuş gibi tepkiler vermesine çıldırıyorum. Harika bir duyguymuş gerçekten. Kucağıma almak için sabırsızlanıyorum. Ben de artık yarım dünyalıktan çıkıp tam dünya kıvamında hissediyorum kendimi:)) +16 kilo ile devam ediyoruz, hadi hayırlısı. Öksürük krizlerim arasında bu kadarını bile yazdım ya, kendimle gurur duyuyorum, şimdilik bizden bu kadar. Umarım en kısa zamanda iyileşip, güzel fotolar çekip, bir daha bu kadar ara vermem...