26 Nisan 2012 Perşembe

ANNEMİN EL İŞLERİ

Sizlere anneciğimin yeteneklerinden birini göstermek istedim. Bursa'daki evimizde, elimde fotoğraf makinesi bu güzellikleri görüntüledim. Aslında annemin yetenekleri bununla sınırlı değil, harika iğne oyaları, keçe işleri, mükemmel yemekler, pastalar, börekler (özellikle arnavut böreği) yapar kendisi.


Bunlar polar kumaş dediğimiz kumaşla yapılmış kırlentler.



Bu da keçeden yaptığı çiçeklerle süslü runner.


İşte size değişik bir uygulama. Bu kapak bir zamanlar plastik bir kek standının kapağıydı, annem sayesinde pasta görünümlü keçeden bir kapağa dönüştü.Bu kapağın aynısından bende de mevcut:) Canım annemin elinin değdiği her şey kendi gibi güzel oluyor işte:))






21 Nisan 2012 Cumartesi

PROFİTEROL / EKLER (ECLAIR)

Profiterol mü ekler mi ne diyeceğimi bilemedim, ama bildiğim birşey var ki mutlaka denemelisiniz:)Bursalılar bilir, Maksem'e çıkarken bir Ülkü pastanesi vardır, oranın profiterol/ekler'i meşhurdur, en azından ben onlarınki gibisini hiçbir yerde yemedim. Bu onun tadına inanılmaz yakın, hatta aynısı diyebilirim. Bu sefer annem yaptı ben görüntüledim. İşte annemin pamuk ellerinden enfes profiterol/ekler...

 Malzemeler
  • 100 gr margarin
  • 4 adet yumurta (orta boy)
  • 1 su bardağı su
  • 1 çay kaşığı şeker veya 1 kesme şeker
  • 1 fiske tuz
  • 4-5 tepeleme yemek kaşığı un (Bu 1 su bardağı undan yarım parmak az ölçüye tekabül ediyor)
Üzeri için dr oetker çikolata sosu (2 su bardağı süt ile) ve 1 avuç kadar madlen sütlü çikolata

Kreması
  • 1/2 pk margarin (125 gr)
  • 4 yemek kaşığı un
  • 1,5 su bardağı toz şeker
  • 2 yemek kaşığı nişasta
  • 1 litre süt

Yapılışı
Un ve yumurta hariç tüm malzemeleri ocakta kaynayana kadar karıştırarak pişirin. Kaynamaya başladığında unu ekleyin ve kısık ateşte tam 8 dakika pişirin. Tencereyi ocaktan alın. Soğuyunca 4 yumurtayı birer birer kırarak bir yandan mikser ile (ama kesinlikle mutfak robotu değil, mutlaka mikser olacak) çırpın. Tatlı kaşığı yardımıyla resimdeki gibi tepsiye sıralayın. 175 derecede "turbo ayarda" (bu ayarda olması önemli) ısınmış fırında 30 dakika pişirin. 30 dakika sonra fırını kapatın ve fırın içinde soğumaya bırakın. Bu aşamada kesinlikle kapağını açmayın. İş biraz şansa kalıyor, yani ekler/profiterol hamurunuzun pofidik olup kabarması ve içinin de boş olması gerekiyor. Eğer dolu ise tekrar yapmanız gerekecek üzgünüm:) Buradaki tek önemli ve zor olan nokta bu, bunu başardınız mı gerisi teferruat:))

 Gelelim kremasına. Un ve yağı kavurun. Sütü ilave edin. Nişasta ve şekeri de ekleyerek göz göz olana kadar karıştırarak pişirin. Soğuyunca iyice çırpın. (bu aşamada biz mutfak robotunu kullandık ve 10 dk kadar orta kademede çırptık.) Daha katı bir kıvamda olması için çırpılmış kremayı buzdolabında 30 dk kadar bekletin.
Kremayı bir krema torbası ya da krema sıkma aleti (adı bu mudur bilemedim) yardımıyla ucunu pişen hamurun bir köşesinden sokup yavaş yavaş doldurun, taa ki krema hamurdan taşar gibi oluncaya kadar. Bu noktada yavaşlık önemli çünkü pastayı patlatıp, kremanın her yerden akmasına neden olabilirsiniz, o yüzden dikkatli olmalısınız.

Bu işlemden sonra üzerine 2 su bardağı süt ile pişirilen ve içine 1 avuç kadar sütlü madlen çikolata ilave edilen sosu sürün. Mutlaka 1 gün dolapta bekletin, ondan sonra servis yapın.
 Afiyet Olsun...

18 Nisan 2012 Çarşamba

BURSA GÜNLERİ

Geçen hafta aile özlemim ağır basınca ani bir karar alarak Bursa'ya gittim. Çok güzel anlar, güzel fotolar ve hatıralar biriktirdim ve İzmir'e geri döndüm. İkiye bölünmek çok zor, burada aile özlemiyle yanıp tutuşurken, oraya gidip burada bıraktığım eşimi özlüyorum:)) Ama Allah herkese böyle özlemler versin, sevdiklerimizi yanımızdan hiç ayırmasın (amin:))


çok güzel bir hava vardı gittiğimde ve ertesi güne kadar böyle güzeldi, sonrasında bozdu tabii ama keyfimizi hiçbirşey bozamazdı ve gezmemizden, eğlenmemizden hiç eksik kalmadık:))


Annemin meşhur kahvaltılarında çatlayana kadar yedim, içtim:)) Hele bir ajvar vardı ki (sol üst köşedeki resim), anneciğim kendi elleriyle yapmış, mükemmel ötesiydi.




çok güzel pastalar, kekler, kurabiyeler yedim:) Profiterol tarifi önümüzdeki postlarda yer alacak zaten, bilginize:)


Harika sofralara konuk oldum, Teyzemin muhteşem salata, meze ve yemekleriyle midelerimiz bayram etti.




Kuzenimin 17. yaşgününü kutladık. Ne kadar çabuk büyüdüğüne bir kez daha şaşırdım. Daha dün minnak bir bebişken, şimdi koca bir delikanlı olması, bende hem gurur hem de "yaşlanıyor muyum ne?" duygusu yaşattı:)


 E bizim delikanlı fanatik Bursasporlu olunca, pastası da yeşil-beyaz oldu doğal olarak:)


Aramızda çok süslüler de vardı:))


Süslü küçük hanım bir ara yoğun ilgiden bunalıp, tasını tarağını toplayıp gitmek istedi:)


Ailenin en minnağı ise ablasının bu hallerine kah güldü, kah şaşırdı:))


Tabi ailenin en minnağı ünvanını kaptıran diğer kuzenim, doğum günü çocuğu ile "sürekli diğer minnaklarla ilgileniyorsunuz, ben de burdayım" mesajı verircesine pozlar verdi, dikkat çekmeye çalıştı. Kah bize kızdı, "fotoğraf çektirmek istemiyoruuuuumm" diye bağırdı, kah bakugan oyuncaklarının özelliklerini anlata anlata bitiremedi:)) 



Güzel mekanlarda, güzel insanlarla, güzel yemekler yendi.


Bizim küçük prenses abi-kuzeniyle birlikte olmaktan o kadar mutluydu ki, ağır ağabey, ortanca şehzade, her zamanki ağabeylik edasını burada da gösterdi:) Ne kadar çok kıskansa da minik kuzenini onsuz asla yapamıyor ve çok seviyor. Sanırım tüm çocuklarda bu mevcut.


Her yerde, her zaman asla ve kat'a süsünden ödün vermeyen bizim minnak prenses, o akşam da makyajını tazelemekle meşguldü. Dünya tatlısı boncuk kardeşi ise her zamanki gibi etrafı büyük bir şaşkınlık ve sakinlikle izledi.


Akşamlarımız hep annemin güzel manzaralı balkonunda misss gibi türk kahvesi içerek noktalandı:) İnsanın ailesi gibi yok, bir yanım hep yarımdı, eşim İzmir'deydi çünkü, ama ailemle böyle dolu dolu zaman geçirmek de çok iyi geldi doğrusu. Başta da söylediğim gibi Allah ailelerimizi yanımızdan eksik etmesin.

10 Nisan 2012 Salı

ELMALI TART


Bir önceki postumda söylediğim gibi tart kalıbım küçük geldiğinden hamurumdan bir miktar kalmıştı. Ben de bu sefer tatlı birşeyler olsun dedim. Bir de çok uğraşmayacağım, hemen keçipeynirli tartım pişince bunu atayım fırına diye düşündüm. O yüzden kolaya kaçtım da diyebiliriz:)))


Tart hamuru bir önceki postta:)

Üst Harcı için elmaları dilimleyin, 1 çay kaşığı toz tarçın, 1/2 su bardağı kadar iri dövülmüş ceviz, 1 yemek kaşığı toz şeker bir kapta harmanlayın. Tart hamurunun üzerine yayın. Kızarana kadar pişirin. Servis edileceği sırada üzerine pudra şekeri eleyin.


Afiyet olsun...

ROKALI KEÇİ PEYNİRLİ TART


Lezzet dergisinin bu ayki sayısında "tuzlu hamur işleri" ekinde yer alan ve bana rokalı bir tarif olduğu için ilginç gelen bir tarif veriyorum bugün size. Dergide porsiyonluk tart kalıplarında yapılmış, ancak ben kendi kalıplarımı bir türlü bulamadım ve sürem de kısıtlı olduğu için büyük bir kalıpta yapmaya karar verdim.

Malzemeler
  •  7 çay bardağı un
  • 1 çay bardağı yoğurt
  • 1 paket kabartma tozu
  • 250 gr yumuşak margarin (ben tereyağ kullandım ve benmari usulü erittim)
  • tuz
Üst Harcı İçin
  • 150 gr keçi peyniri
  • 1 yemek kaşığı krem peynir (Ben labne kullandım)
  • 1/2 bağ roka
  • 100 gr kiraz domates
  • 1 yemek kaşığı zetinyağ
  • karabiber
  • tuz
  • 2 yemek kaşığı dolmalık fıstık

Hamur için gerekli malzemeleri bir kapta yoğurun. kalıbınıza göre açın ve yerleştirin. (benim kalıbım bu hamura biraz ufak geldi, kalan tart hamurunu bir sonraki postta nasıl değerlendirdiğimi göreceksiniz)

Domatesleri ortadan ikiye bölüp, zeytinyağ, karabiber, tuz, dolmalık fıstık ile birlikte bir kapta harmanlayın.

Keçi peynirini bir kapta çatalla ezin. Kıyılmış roka ve krem peyniri ekleyerek karıştırın. Bu karışımı tart hamurunuza yayın. Üzerine domatesleri dizin, fıstıkları serpiştirin ve buradan artan zeytin yağını üzerinde gezdirin.

180 derece fırında kızarana kadar pişirin.


Not:

İlla keçi peyniri kullanmak şartı yok bence, bunu sert bir ezine-tulum peynirini karışık olarak da kullanabiliriz gibi geliyor bana. Bir de keçi peyniriniz çok tuzluysa-ki benimki öyleydi- mutlaka biraz suda ya da sütte bekletip tuzunun akmasını sağlamalısınız. Yoksa çok tuzlu bir tart olabilir:))

Bir de ben peyniri pişerken az bulup, fikir değiştirerek pişmesine 5-10 dk kala biraz daha ilave ettim:)) bol peynirli sevenler peynir miktarını fazlalaştırabilirler.


Afiyet olsun...

9 Nisan 2012 Pazartesi

HAFTASONUNDAN...

Haftasonundan manzaralar... Yine yeniden Eski Foça:)) Daha önce de söylemiştim, Karşıyakalıların en gözde yeridir:))


Hava sabah süper iken, öğleden sonra bulutlandı, o yüzden fotolar çok parlak değil.




Bu kuzucuklar daha doğru dürüst yürüyemiyorlardı bile:)) öyle tatlılardı ki, annelerinin dibinden ayrılmıyorlardı.

Herkese İyi haftalar.......

2 Nisan 2012 Pazartesi

LİMONLU KURABİYE



Yabancı sitelere göz atarken bulduğum çok lezzetli bir kurabiye tarifi. Ölçüler konusunda birtakım uyarılarım olacak tabiiki, biliyorsunuz başa bela bir cup ölçüsü var ki, ne 1 su bardağına ne de 1 nescafe fincanına eş değer kendileri, gıcık olmakla birlikte yapacak tek şey gidip ölçü kabı almak:)) Neyse en azından öğrendiğim birşey var, 1 cup kesinlikle 1 su bardağı değil, veya kesinlikle benim evimdeki su bardakları değil:))


Uyarılara gelince, ben aşağıda kendi kullandığım ölçüleri yazdım, ancak bu ölçüleri kullanacak arkadaşların kurabiyeyi gayet şekerli seviyor olmaları lazım, zira kıvamını ve limon aromasını güzel bulduysam da benim gibi çok şekerli seven biri için bile fazla şekerliydi diyebilirim. Belki şeker miktarı yarıya düşürülürse süper olabilir. Çünkü işin içinde bir de pudra şekeri faktörü var. Tekrar deneyeceğim ve bu sefer yarım ölçü şeker kullanacağım:))



Bir de orijinalinde limonlu çatlak kurabiye (lemon crinkle cookies)  olarak geçiyor ve benimkiler neden bu kadar az çatladı onu da çözmem lazım:) ayrıca yine orijinal tarifte daha az un kullanılmış ama bu şekilde yaptığımda inanılmaz yapışık ve cıvık bir hamur oldu, un miktarını arttırdım, acaba ondan mı az çatladı diye düşünmeden edemiyorum:))

Neyse efendim, tadı güzel sonuçta, varsın çatlamasın dedim, bu tarifi de buraya not edeyim istedim.

Malzemeler
  • 125 gr yumuşamış tereyağ
  • 1 su bardağı toz şeker
  • 1/2 tatlı kaşığı vanilya özütü (dr oetker'inkini kullandım)
  • 1 yumurta (L boy)
  • 1 yemek kaşığı limon kabuğu rendesi
  • 2 yemek kaşığı limon suyu
  • 1/4 tatlı kaşığı tuz
  • 1/4 tatlı kaşığı karbonat
  • 1/4 tatlı kaşığı kabartma tozu
  • 2 su bardağı un
  • 1/2 su bardağı pudra şekeri
Yapılışı

Fırını 180 dereceye ayarlayın. Tereyağ ve şekeri iyice çırpın. Daha sonra pudra şekeri hariç, tüm malzemeleri karıştırın ve bir hamur elde edin. Pudra şekerini geniş düz bir tabağa koyun ve hamurdan aldığınız minik topları pudra şekerine bulayın. Yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizin. Ön ısıtmalı fırında 15 dk pişirin.


Afiyet olsun...

Orijinal tarif için TIK TIK